Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde Yusuf Ziya Öner Fen Lisesinde yatılı okuyan 18 yaşındaki Aydemir, Yükseköğretim Kurumları Imtihanı (YKS) Temel Yeterlilik Testi (TYT) puan cinsinde 500 tam puan alarak Türkiye birincisi oldu.
Aydemir, birinci olmanın kendisine de sürpriz olduğunu, sabah imtihan sonucuna bakınca çok keyifli olduklarını söyledi.
“ÜÇ YILDA BİR KENT DEĞİŞTİRİYORDUK”
Imtihana “not alarak” çalıştığını anlatan Aydemir, şunları kaydetti:
“Annem babam memur olduğu için üç yılda bir kent değiştiriyorduk. Yusuf Ziya Öner Fen Lisesini de imtihanla kazanmıştım, yatılı okudum. Not alarak, planlı çalıştım. Başarımın sırrı program yaparak çalışmak. Günlük, haftalık program yaptım. Gün içinde ne yapacağımı biliyordum. Deneme imtihanlarında yaptığım yanlışlara tekrar dönüyordum. Neden yanlış yaptığımı araştırıyordum. Bu türlü olunca netlerim arttı. Yanlış yaptığım vakit moralim bozulmadı, bilakis neden yanlış yaptığımı fark edip, sorunu çözüyordum.”
Aydemir, Boğaziçi Üniversitesinde bilgisayar mühendisliği kısmı okumak istediğini, hayallerini gerçekleştirmek için çalışmaya devam edeceğini vurguladı.
Annesi Edebiyat Öğretmeni Yeliz Aydemiz ise oğlunun nizamlı çalıştığını, hiç müdahale etmediklerini anlattı.
Ders çalışma planını oğlunun yaptığını aktaran Aydemir, “Kendisi başardı fakat derece yapacağını kestirim ediyorduk, çok memnunuz.” dedi.
“LİSEYİ DE DERECEYLE KAZANMIŞTI”
Okulun Müdürü Nuray Özcan ise imtihanda Türkiye’de birinci bine giren 15 öğrencileri olduğunu, fen lisesi olmasına karşın İngilizce’den 9’uncu olan öğrencinin de kendi okullarından çıktığını anlattı.
Deniz’in, liseyi de dereceyle kazandığını, yatılı okuduğunu hatırlatan Özcan, “Çok saygılı efendi, arkadaşlarıyla paylaşımcı bir öğrenciydi. Derece alması bizi çok gururlandırdı.” dedi.
“HÜSEYİN KAĞAN HEKIM OLMAK İSTİYOR”
Hüseyin Kağan Özdemir, YKS sonuçlarına nazaran 120 soruda 119 gerçek bilen lise öğrencisi Hüseyin Kağan Özdemir, birinci olan 5 bireyden biri oldu. Buna nazaran, TYT puan çeşidinde 500 tam puan alan Özdemir, “Kendime inanarak muvaffakiyete ulaştım. Amacım, sosyoloji okumak istiyorum. Tıp okuyarak tabip olmayı da istiyorum. Tahminen ikisini de birlikte okuyabilirim” dedi.
Türkiye’de 5 kişinin birinci olduğu imtihandan muvaffakiyetle çıkan Özdemir, ailesinin gururu oldu. Bursa’ya akrabalarının yanına gezmeye gelen Özdemir, “Sınav çok hoş geçti. Lakin benim için gerilimliydi. İçimden bir his de bu kadar iyi yapacağımı söylüyordu. Sonuçlar açıklandığında çok sevindim. 119 net yaptım. 1 yanlış yapmışım. 5 kişi birinci olduk. Benimle birlikte herkes 1 soru yanlış yapmış sanırım. Ben birinci olmayı düşünüyordum. Onun için full çekmem gerektiğini biliyordum. Lakin 1 yanlışla da 1’inci olunuyormuş. Soruyu hatırlamıyorum lakin Türkçe’den 1 yanlışım var. Ailem, ‘sonuçlar açıklandı çabucak bakalım’ diye sabah beni uyandırdı. Uyku sersemi baktığımda 1’inci olduğumu görür görmez çok sevindim. Sonra birinci anneme sarıldığımı hatırlıyorum. Daha sonra yakınlarım, arkadaşlarım ve öğretmenlerim aramaya başladığında 1’inciliğin ne kadar pahalı olduğunu görmüş oldum” dedi.
Gayesinin sosyoloji okumak olduğunu belirten Özdemir, “Tıp okuyarak tabip olmayı da istiyorum. Tahminen ikisini de birlikte okuyabilirim. O denli bir seçeneğim vardır umarım. Imtihan gününe kadar bazen inişler olsa da inancım yüksekti. Kendime inanmayı bırakırsam, kaybedeceğimi biliyordum. Daima inandım ve başardım. Kendim için gurur olan kısmı benim için çok kıymetli değildi. Ben yalnızca 1’inci olmak istiyordum. Lakin ailemin ve sevenlerimin memnunluğunu görünce beni ayrıyeten gururlandırdı” diye konuştu.
Matematik öğretmeni olan babası Becerikli Özdemir ise, “Oğlumun birinci olması beni bir baba olarak çok memnun etti. Katkıda bulunan meslektaşlarıma çok teşekkür ediyorum. Hislerimi tanım edemiyorum, çok memnunum. Imtihana hazırlanması için çok fazla bir şey söylememize gerek yoktu. Kendisi zati sorumluluğunu bilen bir öğrenciydi. Çalışıyordu lakin bizler de nasıl planlı çalışması gerektiği konusunda yardımcı oluyorduk. Onun haricinde büsbütün muvaffakiyet kendisine ilişkin. Kendisi planladı ve kendisi çalıştı. Kendisinin hakkında bir hayalimiz yok lakin kendisinin bütün kararını destekliyoruz” şeklinde konuştu.
MUHAMMED: İÇİMDEN GELDİĞİ ÜZERE ÇALIŞTIM
Muhammed Emin Arayıcı Çorum’da özel bir kolejde eğitim gören Muhammed Emin Arayıcı, TYT alanında 500 tam puanla Türkiye birinciliğini elde eden 5 şahıstan biri oldu. Arayıcı, birinci olmanın kendisine sürpriz olmadığını, çok çalıştığı için bu türlü bir sonuç beklediğini söyledi. Günlük 5 saatten fazla çalıştığını anlatan Arayıcı, “Çalışmanın tek bir yolu yok. Herkesin kendi çalışma prensibi var. Yanılmamak için öğretmenlerden ve uzmanlardan da faydalanmak gerekiyor. Ben içimden geldiği üzere çalıştım, aksatmadım. Ortaokulda çözeceğim kitapları bir yere yığardım hafta sonuna kadar bitirirdim onları. Herkes nasıl rahat hissediyorsa o denli çalışsın. Günü geldi 5 saatten fazla çalışıyordum, günü geliyor 2 saat çalışıyordum. Genel bir tabloyu takip etmekte yarar var ancak ‘şu kadar saat çalışacağım’ diye şartlanmamak lazım. Babam öğretmen. Onun katkılarını gördüm. Ailemin katkıları çok oldu” dedi.
TERCİHİ ELEKTRİK- ELEKTRONONİK MÜHÜNDİSLİĞİ
Muhammed Emin Arayıcı, tercih periyodunun imtihandan daha sıkıntı olduğunu vurgulayarak, elektrik-elektronik mühendisliği ya da bilgisayar mühendisliği düşündüğünü lisana getirdi. Arayıcı, “Sınavlara ilkokuldan beri hazırlanıyoruz lakin tercih devrimiz 20-25 gün. İnşallah vatanımız, milletimiz için yararlı bir şeyler yaparız. Yalnızca kendi adıma tercih yapacak olsam çok rahat olurdu ancak ülkeme faydalı olabilmem için daha hassas çalışma gerektiriyor. Gerek dünyada gerek ülkemizde uzun yıllardır yapılan yatırımlar sonucu bilişim, bilgisayar, elektronik alanlarında ülkeme daha iyi hizmet edeceğimi düşündüğüm için ya elektrik-elektronik mühendisliğini ya da bilgisayar mühendisliğini tercih edeceğim” diye konuştu.
‘NE KADAR GURUR DUYSAM AZDIR’
Bir lisede müdür yardımcısı olarak vazife yapan baba Mutullah Arayıcı ise oğlunun çocukluğundan beri mefkureleri olan bir kişiliğe sahip olduğunu tabir ederek, “Gecesini gündüzüne katarak emeğini esirgemeden bu günlere geldi. İnşallah bundan sonra da emeğini Allah ziyan etmez. Ülkesi, devleti ve milletinin geleceğinde, yüksek teknolojiye ulaşmasında ve dünya başkanı olmasında onun da katkısı olacağına inancımdan ötürü ne kadar gurur duysam azdır. İnşallah tüm memleket çocukları birebir mefkureler doğrultusunda emek ve çaba sarf etmelerini temenni ediyorum” tabirlerinde bulundu.
EREN: EMEĞİMİN KARŞILIĞINI ALDIM
Eren Şen (soldan üçüncü) YDT Türkiye birincisi Niğde’nin Fen Lisesi öğrencisi Eren Şen oldu.
Birinci olan Eren Şen’in gayesi ise Elektrik Elektronik Mühendisi olmak. Annesi öğretmen, babası da mühendis olan Türkiye birincisi Eren Şen; “Bu muvaffakiyet çok çalışmanın eseri. Emeğimin karşılığını aldığımın kanaatindeyim” dedi.
YDT Türkiye birincisi olan Eren Şen’i Vilayet Ulusal Eğitim Müdürü Halil İbrahim Yaşar makamında ağırladı. Öğrenciye cumhuriyet altını ve plaket veren Yaşar, Eren Şen’in başarısıyla Niğde’yi gururlandırdığını söyledi. Ulusal Eğitim Müdürü Yaşar; “Niğde’miz geçmişten bu yana eğitim öğretim konusunda daima ‘aydınlar kenti’ olarak anılmaktaydı. Üniversite imtihanında biz aydınlar kenti olmayı daima tescilledik. Geçtiğimiz yıllarda bir öğrencimiz Türkiye birincisi olmuştur. Biz her sene bir birinci çıkaracağız diye beklerken sağ olsun Eren Şen öğrencimiz bize bu huzuru yaşattı. Kendisine teşekkür ederim. Bizleri gururlandırdı. Lisanda Türkiye birincisi TYT’de Türkiye 6’ncısı sayısalda da Türkiye 21’incisi olarak bizi gururlandırdı, vilayetimizi gururlandırdı” dedi.
Üzerinde emeği olan öğretmenlerine ve ailesine teşekkür eden Eren Şen ise “Bu muvaffakiyet çok çalışmanın eseri. Emeğimin karşılığını aldığımın kanaatindeyim. Herkesin kendi çalıma prosedürünü bulması lazım. Ben kendiminkini bulduğum için başarılı olduğumu kanaatindeyim. Elektrik ve Elektronik Mühendisliği okumak istiyorum” diye konuştu.
Anne Naile Şen ise “Oğlum çocukluğundan beri planlı program bir çalışma içerisindeydi. Bu başarıda emeği geçen tüm öğretmenlerine teşekkür ederim. Tüm okullara memnunlukla gitti, sevgiyle gitti. Öğretmenlerimiz büyük emek verdi ve emeklerinin karşılığını aldılar” sözlerini kullandı.
OĞUZHAN: BİRİNCİ OLMAYI BEKLEMİYORDUM
Oğuzhan Başak Antalya’nın Kepez ilçesinde bulunan Mahmut Celalettin Ökten Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde yatılı okuyan Oğuzhan Başak da TYT Ek puanlı yerleştirme cinsinde Türkiye birincisi, eşit tartı tipinde ise 48’inci oldu. Sonucu duyunca büyük sevinç yaşayan Başak’ın maksadı ise Galatasaray Üniversitesi Hukuk Kısmı’nda okuyup avukat olmak.
Koronavirüs salgınıyla birlikte harikulâde bir imtihan yılı yaşadıklarını anlatan Başak, “Böyle bir dereceye girebilmek çok hoş bir his, çok memnunum. Galatasaray Üniversitesi Hukuk Kısmı’nda okuyup avukat olmak istiyorum. Imtihana hazırlanma sürecim kuvvetli geçti. Pandemiyle birlikte ekstrem bir imtihan yılı oldu bizim için. Daima şunu düşündüm, bana olan şartlar herkes için geçerliydi. Öğretmenlerimin de dayanağıyla çalışarak muvaffakiyete ulaştım” dedi. Imtihan odaklı çalışmaya 11’inci sınıfta başladığını söyleyen Başak, “Yurtta kalıyordum, yurdun kendi çalışma programı vardı. Etüt saatlerimiz, kitap okuma saatlerimiz belirliydi. Herkes nasıl çalıştıysa o denli çalıştım. Birinci olduğumu aslında anlamadım. Sonra öğretmenlerimle konuşunca birinci olduğumu anladım. Garip bir his, hiç bu türlü bir şey beklemiyordum. Birinci olsam diye düşünüyordum yalnızca ve bu sonuç beni çok memnun etti” diye konuştu.
Dereceye giren birçok öğrencileri olduğunu söyleyen okul müdürü Yılmaz Güney ise, “Okulumuz açıldığı günden bu yana birtakım maksatlar koyduk kendimize. İmam hatip liselerine karşı olan başarısızlık imajını kırmak istedik. Oğuzhan dışında da dereceye giren birçok öğrencimiz var. Öğrencilerimiz dershaneye gitmeden bunu başarsınlar istedik. Dereceye giren öğrencilerimizin hiçbiri dershaneye gitmedi. Okulda ve yurtlarında onlara ilişkin programlar yaptık. Oğuzhan’ı çok tebrik ediyorum” dedi.
NTV
