Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Lideri Prof. Dr. Bülent Şekerel, tarihi geçmiş güneş kremlerinin deride kızarıklık, kaşınma ve yanma üzere başlayan alerjik tepkilere sebep olabileceği ihtarında bulundu.
Her yaşta görülebilen güneş alerjilerinin, ağır ve uzun müddetli güneşe maruz kalınan bölgelerde ortaya çıktığını söz eden Şekerel, alerjinin kızarma, kaşınma, iğnelenme, soyulma, deri renginde değişme belirtilerine neden olabildiğini söyledi.
Altta yatan kimi hastalıklar, hipertansiyon üzere birtakım ilaçların kullanılmasının da güneş alerjilerinin görülmesine yol açtığına dikkati çeken Şekerel, bu durum karşısında öncelikle alerjik tepkinin deriye uygulanan ilaçlar yahut ağızdan kullanılacak ilaçlarla durdurulması gerektiğini vurguladı.
Prof. Dr. Şekerel, güneş kremlerine bağlı alerjilerin de gelişebildiğine işaret ederek, güneş kremi kullanımında bilhassa eserin tarihine dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Tarihi geçmiş güneş kremlerinin kullanılmaması gerektiğini tabir eden Şekerel, şu ikazlarda bulundu:
“Tarihi geçmiş ya da bozulmuş güneş kremlerinin kullanılması durumunda ortaya çıkan ve bozulmuş kimyasal yapının yol açtığı tahrişten ileri gelen irritatif kontakt dermatit var. Güneş kremine bağlı alerjide, kremin sürüldüğü alanda saatler içinde başlayan kızarıklık, kaşınma, yanma, iğnelenme ve kabarma biçiminde yakınmalar ile başlayan deride sulanma, soyulma ve derinin şişmesi halinde devam eden bir durum ortaya çıkıyor. Ekseriyetle sürüldükten sonraki saatler içinde başlayan lakin tedavi edilmediğinde günlerce devam eden bir alerji tipi. Bu durumdan şüphelenildiğinde öncelikle o bölgenin bol suyla yıkanıp derinin güneş kreminden arındırılması gerekiyor. Şiddetli durumlarda o bölgeye sürülecek yahut ağızdan alınacak birtakım ilaçlar ile alerjik tepkinin daha güçlü bir biçimde durdurulması gerekebiliyor ki bu kararı doktorun vermesi gerekiyor.”
Prof. Dr. Şekerel, havaların ısınmasıyla birlikte terlemeye bağlı ortaya çıkan ve halk ortasında isilik olarak isimlendirilen derideki kızarıkların, alerjilerle karıştırıldığına işaret ederek, şu bilgileri verdi:
“İsilik, çoğunlukla ter bezlerinin ağızlarının tıkanmasından ileri gelen ve sıklıkla ani iklim değişikliğinin ve yüksek sıcağa maruz kalındığında ortaya çıkan bir durum. Ter, ter bezi kanallarında biriktiğinde o bezlerde iltihabi bir vakaya neden oluyor. Bu durum alerji ile çok karışıyor. Alerji üzere kızarıklık, döküntü ve kaşıntı nedeni oluyor. Hafif isilik durumlarında sık duş almak ve terlemeyi azaltan tedbirler almak kâfi oluyor.”
NTV
