Haydar Haydar, Derdim Çoktur Hangisine Yanayım ve Yolumuz Gurbete Düştü üzere birçok türküyü derleyerek, Türk Halk Müziği’ne kazandıran Ali Ekber Çiçek‘in vefatının üzerinden 15 yıl geçti.
Çiçek, Erzincan’ın Ulular Köyü’nde 1935’te dünyaya geldi. Babasını 1939 Erzincan Depremi’nde kaybeden sanatçı, çok küçük yaşlarda rençperlik yapmaya başladı.
Küçük yaşlarda dedesinin bağlamasını çalmayı öğrenen Çiçek, ilkokuldan sonra maddi olanaksızlıklar sonucu eğitim hayatına devam edemedi.
Askerlik görevinden sonra TRT’nin açtığı imtihanı kazanan Çiçek, 1961’de İstanbul Radyosu’na ses ve bağlama sanatkarı olarak girdi.
Usta sanatçı, Muzaffer Sarısözen periyodunda TRT Ankara Radyosuna ve Yurttan Sesler Korosu’na girdi.
Sanat hayatı boyunca 400’den fazla türküyü derleyip Türk Halk Müziği’ne kazandıran Çiçek, halk müziğini geniş kitlelere ulaştırarak unutulmazlar ortasına girdi.
“BEN GENÇLERE ÇOK BEDELLİ BİR MİRAS BIRAKTIM”
Ali Ekber Çiçek, bugün lisanlardan düşmeyen, pek çok sanatkarın repertuvarına almak istediği Haydar Haydar, Gönül Gel Seninle Muhabbet Edelim, Derdim Çoktur Hangisine Yanayım ve Yolumuz Gurbete Düştü üzere çok sayıda türküyü derledi.
Çiçek’in hayatını bahis alan Cahilden Uzak Dur, Kemale Yakın isimli belgesel 2003’te yapıldı. Çiçek, belgeselde “Türküyle siyaset yapılmaz” diyerek, müziği siyaset aracı haline getirenleri eleştirdi.
Bir röportajında, Türk Halk Müziği’nin bugününü değerlendirirken geçmişte üretilen yapıtlara hürmet gösterilmediğinden yakınan usta sanatçı, şöyle konuşmuştu:
“Türk Halk Müziği tekrar tanınan oldu. Fakat ben bu gelişmeyi hazırcılığa bağlıyorum. Artık şöhret olmuş şahıslar, benim 40-50 yıl evvel yazdığım modüllerdeki ezgilerin üzerine güfte yapıp söylüyorlar. Bir de bu okuduğum modüllerde leyleği kuşa çevirerek okuyorlar. Ben nasıl çalıp okuyorsam gençlerin de o denli okuması gerekiyor. Parçalarımdaki yorum esasen içinde vardır. Ben gençlere çok bedelli bir miras bıraktım.”
TRT arşivlerinde 54 kaseti bulunan Çiçek, TRT’den emekli olduktan sonra birçok ülkede konser verdi ve üniversitelerdeki konferanslarla bu toprakların sanatını dünyaya anlatmaya çalıştı.
Çiçek, 71 yaşındayken 26 Nisan 2006‘da şeker hastalığı nedeniyle hayatını kaybetti. Usta sanatçı, vasiyeti üzerine Edremit’e bağlı Tahtakuşlar’a defnedildi.
“MÜZİSYEN OLARAK YERİ MUTLAKA DOLDURULAMAYACAK BİR İNSANDI”
Usta sanatkarın vefatının akabinde TRT İstanbul Radyosu’nda düzenlenen merasimde konuşan Türk Halk Müziği sanatkarı Musa Eroğlu, Çiçek’in yerinin doldurulamayacağını kaydederek, “Kendisini, sazını ve türkülerini çok beğenerek dinliyordum. Ali Ekber Çiçek, müzisyen olarak yeri katiyetle doldurulamayacak bir insandı” tabirlerini kullanmıştı.
Sanatçı Sabahat Akkiraz ise usta sanatkarın bedelinin yaşarken bilinmediğini belirterek, şunları kaydetmişti:
“Ali Ekber Çiçek, kendi neslindeki tüm sanatkarlarımızın başına geldiği üzere yaşarken bedeli bilinmemiş bir kişiydi. Japonya’da bile üniversitede Türk etnik müziği ile ilgili ders vermiş bir ozanımızdı. Derlediği tek bir eser olan ‘Haydar Haydar’ bile onu ölümsüzleştirmeye yetecek.”
NTV
