Ford Motor Company Lideri ve CEO’su Jim Farley’nin konut sahipliğinde gerçekleştirilen, Ford E-Transit’in küresel lansmanında Transit’in tam elektrikli birinci versiyonunun Avrupa müşterileri için Ford Otosan Gölcük Fabrikası’nda üretileceği açıklandı.
1967’den beri Ford Otosan tarafından üretilen Ford Transit’in tam elektrikli versiyonu, Ford’un elektrifikasyon stratejisi kapsamında kıymetli bir yere sahip.
Ford’un Avrupa’da sattığı Transit ailesi araçların yüzde 85’inin üretimini Kocaeli’de gerçekleştiren Ford Otosan, E-Transit üretim atılımı ile birlikte Ford’un Avrupa’daki elektrikli araç üretiminde kritik bir rol üstlenecek.
8,2 SAATTE YÜZDE 100 ŞARJ
2022 yılının bahar aylarında müşterilere sunulması hedeflenen tam elektrikli yeni Ford E-Transit, 67 kWh kullanabilir batarya kapasitesinin yanı sıra WLTP ile 350 km’ye varan menzile sahip bulunuyor, bu sayede ortalama filo kullanıcılarının günlük olarak sürdüklerinden 3 kat daha fazla aralık kaydedebiliyor.E-Transit, daha düşük bakım masrafları sayesinde de servis maliyetlerinde dizel modellere nazaran yaklaşık yüzde 40 daha fazla tasarruf sağlıyor. Hem AC hem de DC Süratli şarj özelliğine sahip model, yaklaşık 8,2 saatte yüzde 100 şarj olabiliyor, 115 kW DC Süratli şarj özelliği ile de 34 dakika içinde yüzde 15’ten yüzde 80’e kadar şarj gerçekleştirebiliyor.
“2022 BAHAR AYLARINDA TÜRKİYE’DE”
Ticari araçlar için elektrikli ve hibrit teknolojisine geçişin bilhassa değerli olduğunun altını çizen Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün de kararla ilgili şunları kaydetti:
“Otomotiv dalındaki elektrik dönüşümü büyük bir süratle devam ediyor. Elektrikli modellere geçiş, ticari araçlar için çok daha büyük değere sahip. Gerekli tüm altyapı ve şartları sağlayarak Ford’un tam elektrikli birinci Transit modelinin Avrupa’ya yönelik seri üretimini gerçekleştirecek olmaktan ötürü büyük bir gurur duyuyoruz. Birinci tam elektrikli Ford E-Transit’i 2022 bahar aylarında Avrupa ile paralel olarak Türkiye’de de müşterilerimizle buluşturmayı hedefliyoruz.”
Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün Yenigün, “2030 yılına geldiğimizde dünyadaki elektrikli araç satışlarının yüzde 30’u aşması bekleniyor. Nüfus artışı ile birlikte, Avrupa ve dünyada emisyon sınırlamaları, emisyonsuz kent merkezleri üzere uygulamalar yaygınlaşıyor. Ford’un ticari araç işinin yanı sıra sürdürülebilirliğin daha da ehemmiyet kazandığı günümüzde, efsane Transit markasının elektriklenmesi küresel olarak büyük ehemmiyet taşıyor. Türkiye’nin önder ticari araç üreticisi olarak, tüm üretim planlarımızı buna nazaran yapıyoruz. Türkiye’nin ticari araç üretimindeki öncü rolü, elektrikli araçlara geçişle birlikte çok daha artacak. Türkiye otomotiv endüstrisi için kilometre taşı niteliğinde olan bu gelişme, ülkemizin ticari araç üretiminde üstlendiği sorumluluğu önemli ölçüde artıracak. Ürettiğimiz elektrikli araçları yurtdışı pazarlara ihraç edeceğimiz ve ülkemizin dış ticaret açığını kapatmaya yönelik katkı sağlayacağımız için gurur duyuyoruz” dedi.
“YERLİ ÜRETİM TEŞVİKLERİNİN ELEKTRİKLİ VE HİBRİT TİCARİ ARAÇLAR İÇİN DE UYGULANMASI EHEMMİYET ARZ EDİYOR”
Türkiye’de elektrikli ve hibrit odağındaki yeni teknolojilerin desteklenmesinin, ülkemizin ticari araçlardaki Ar-Ge ve mühendislik gücünün geliştirilmesi için çok kıymetli olduğunu vurgulayan Yenigün, “Otomotiv sanayi tüm dünyada büyük bir dönüşümden geçiyor. Avrupa başta olmak üzere birçok ülke yeni jenerasyon çevreci araçların kullanımının yaygınlaştırılması için çok kıymetli yatırımları devreye almaya başladı. Bilhassa Avrupa Birliği 2021-2027 bütçesi ve Covid-19 Krizinin iktisat üzerindeki olumsuz tesirlerini ortadan kaldırmak için devreye alacağı Yeni Jenerasyon AB ismi verilen kaynak çerçevesinde oluşturulan yaklaşık 2 trilyon avro kaynağın %30’unu iklim değişikliği ile uğraşa ayıracağını açıkladı. Bu kaynağın kıymetli bir kısmının hibe ya da krediler yolu ile çevreci araçların geliştirilmesi, üretilmesi ve satışı, mevcut filoların pak araçlar ile yenilenmesi ve gerekli şarj altyapısının kurulması için harcanması planlanıyor. Ayrıyeten Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde çok daha sıkı ve sıfır emisyonlu araçlara geçişi bir manada mecburî kılacak mevzuat çalışmaları yürütülüyor. Bu dönüşümde yalnızca ana sanayiinin değil, tüm kıymet zincirinin bir bütün olarak ele alınması gerekiyor. Kelam konusu dönüşüm için yerli üretim rekabetçiliğinin korunması ve geliştirilmesi gerekli. Bu çerçevede, devletimizin hem ticari hem binek elektrikli ve hibrit araçlar üzerindeki vergi yükünü tekrar gözden geçirmesi, bu araçların birinci satın alma maliyetlerinin düşürülmesi için çeşitli teşvik ve takviye sistemlerini devreye alması ve en kıymetlisi de bu araçların ülkemizde üretiminin özendirilmesi için yatırım teşvik sistemi çerçevesinde çeşitli yeni düzenekler kurulması gerektiğini düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.
GÖLCÜK FABRİKASI, DÜNYADAKİ SAYILI FABRİKALAR ORTASINDA
Ford’un Transit modelinin dünyadaki öncü üretim merkezi, Custom modellerinin dünyadaki tek üretim merkezi olan Ford Otosan Gölcük Fabrikası ise 2019 yılında Dünya Ekonomik Forumu (WEF) tarafından dünyada 1.000 önder üretici ortasında yapılan kapsamlı değerlendirmeler sonucu “Öncü Fabrikalar Ağı”na (Global Lighthouse Network) dahil edilerek bu listeye giren dünyadaki 4 otomotiv fabrikasından biri ve tek Ford fabrikası oldu.
1967’den beri Ford Otosan fabrikalarında üretilen Transit, 50 yılı aşkın üretimle Ford Avrupa’nın en uzun ömürlü modeli pozisyonunda bulunuyor.
Ford’un Avrupa’da hafif ticari araçlar için birinci defa sunduğu ‘Pro Power Onboard’ özelliği birinci tam elektrikli E-Transit’i 2.3 kw’a kadar bir taşınabilir jeneratöre dönüştürüyor. Böylelikle, müşterilerin iş yerlerinde ve sürüş esnasında araç gereçlerini kullanmaya devam etmelerine ve şarj etmelerine yardımcı oluyor. Taşıma kapasitesinden ödün vermeyen E-Transit, van modelleri için 1.616 kg ve kamyonet modelleri için 1.967 kg’a varan yük kapasitesi sunmaya devam ediyor. Azamî 198 kW (269PS) ve 430 Nm tork güç sunan elektrikli motoru ile E-Transit, Avrupa’da satışa sunulan en güçlü tam elektrikli ticari araç unvanını kazanıyor.
NTV
