Sıhhat Bakanlığı Koronavirüs Bilim Konseyi Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, Covid-19 aşısının Türkiye’ye gelmesinin 2021 mart-nisan aylarını bulabileceğini söyledi.
Kara, salgına karşı yürütülen aşı çalışmalarına ait değerlendirmede bulundu. Türkiye’deki aşı çalışmalarının laboratuvar tarafında olumlu ilerlemeler olduğunu söyleyen Kara, hayvan deneyi kademelerine gelindiğini kaydetti.
Kara, “Uluslararası çalışmalar biraz daha ileri düzeyde, insan çalışması seviyesine gelmiş vaziyette. Dünya Sıhhat Örgütü’nün resmi bilgilerine nazaran, bunların sayısı 25 civarına ulaşmış durumda. En önde olan iki adedinden birisi haftaya başlayacak, oburu büyük çaplı insan çalışmalarına yeni başlamış vaziyette” diye konuştu.
“GÜVENLİĞİNE YÖNELİK 3 KADEMELI ÇALIŞMA”
Aşının güvenliğine yönelik olan birinci çalışmaların çok az sayıda gönüllü üstünde deneme yapılması olduğuna vurgu yapan Kara, “Aşının rastgele bir sorun çıkartmadığı görüldükten sonra ikinci kısımda da hangi miktarla verdiğinizde ne kadar tesir yaptığını gördüğünüz çalışmalar olur. Üçüncü kısımda bu aşının sahiden hami olup olmadığını gördüğümüz çok daha yüksek sayıdaki insanlara uygulandığında ve birebir vakitte da istenmeyen tesirlerinin olup olmadığını değerlendirdiğimiz çalışmalar olur” tabirlerini kullandı.
“KASIM’DA BIRINCI DOZ”
İngiltere ve ABD’deki aşı çalışmalarına değinen Kara, “Şu anda İngiltere’deki aşı çalışmaları muhakkak bir noktaya geldi ve insan çalışmalarında bu büyük kümeye başladı. ABD’deki çalışmada önümüzdeki hafta içerisinde büyük çaplı insan çalışmalarına başlanacak. Bunların sonuçlarının alınması büyük olasılıkla kasım ayı olacak üzere görünüyor. Çok sayıdaki beşerle yapılan çalışmayla birlikte aşının üretim çalışmaları da başlıyor. Olumlu yürüdüğü anda da kasım ayı üzere birinci doz uygulamaları dünya çapında başlayabilir. Fakat bizim ülkemize gelmesi mart-nisan aylarını bulabilir. Türkiye teşebbüslerde de bulunuyor. Gönüllü olabileceklerle aşıların Türkiye’de de uygulanması kasım aylarında olabilir” diye konuştu.
“PROTEİNİ HÜCRELERİMİZE ÜRETTİYORUZ”
ABD’deki son aşının biraz daha farklı geliştirildiğini anlatan Kara, uygulamaya girecek aşının, corona virüsün insan bedenine tutunması için gereken proteinin nereden sentezlendiğini, onu kodlayan genin RNA’sı çıkarılarak yapıldığını kaydetti. Kara, “Aşının içerisindeki RNA insanda kasın içerisine veriliyor. Hücrelerimizin içerisine girerek ilgili proteini sentezliyor. Böylelikle virüsü değil, virüsün yalnızca bir proteinini veriyorsunuz ve o proteini de kendi hücrelerimize ürettirmiş oluyoruz. Bu sayede istenilen ölçülerde protein üretilerek güçlü antikor karşılığı oluşuyor. Hücrelerimiz de böylelikle virüsü tanımış oluyor. Bu türlü bir proteini taşıyan virüs geldiği anda da hem antikorlar hem de hücreler direkt olarak o virüse karşı harekete geçip virüsün bizim bedenimizde dolaşmasını engelleyip hastalığı en başında durdurmuş oluyor. Aşı çalışmalarında bugün için bu noktadayız” sözlerini kullandı.
“TÜNELİN UCUNDAKİ IŞIK”
Aşılarla ilgili olumlu gelişmelerin olduğunu vurgulayan Kara, “‘Tünelin ucundaki ışık’ diye söyleyebiliriz ve bizim açımızdan çok olumlu gelişmeler bunlar. Lakin aşıları olsak bile tahminen de bizi zatürreden mevtten koruyacak; fakat virüs bedenimize girebilir ve diğerine bulaştırmamızı önlemede kâfi kalmayabilir. O nedenle bugün de, aşının olduğu devirde de bizim aralık ve maske konusunda dikkatli olmamız gerekecek” dedi.
NTV
