Türkiye ambalaj kesimi 2020 yılında 5 milyar 147 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirip bir evvelki yıla nazaran ölçü olarak yüzde 12, bedel olarak ise yüzde 9 artış yakaladı. Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Lideri Zeki Sarıbekir, “Sektör olarak pandemi sürecine karşın dış ticaret fazlası vermeyi başardık. Önümüzdeki devirde de maksadımız ihracatımızı daha da artırıp ülke ekonomimize katkı sağlamak” dedi.
2019 yılını 4 milyar 716 milyon dolar ihracatla kapatan ambalaj kesimi 2020 yılında 5 milyar 147 milyon dolar ihracat gerçekleştirip yüzde 9’luk bir artış yakaladı. Buna nazaran 2019 yılında 2,6 milyon ton olan toplam ambalaj ihracatı 2020’de yüzde 12’lik artışla 2,9 milyon ton olarak gerçekleşti. Ambalaj kesimi ithalatı 2020 yılında bir evvelki yıla nazaran ölçü olarak yüzde 15, kıymet olarak yüzde 9 arttı.
Türkiye ambalaj bölümü yaklaşık 2 milyar 28 milyon dolar dış ticaret fazlası vererek cari açığa müspet katkı sağladı. ASD Lideri Zeki Sarıbekir, kesim ihracatında en fazla oranın yüzde 66 ile plastik ambalajda olduğunu söyledi.
“ÜRETTİĞİMİZİN YARISINI İHRAÇ ETMELİYİZ”
Ambalaj dalıyla ilgili açıklamalarda bulunan Zeki Sarıbekir, “Sektör olarak pandemi sürecine karşın dış ticaret fazlası vermeye devam ettik. Önümüzdeki devirde de gayemiz ihracatımızı daha da artırıp ülke ekonomimize katkı sağlamak. Türkiye ambalaj bölümü olarak 2020 yılında 5 milyar 147 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirip bir evvelki yıla nazaran ölçü olarak yüzde 12, paha olarak ise yüzde 9 artış yakaladık. 2020 yılında en fazla ihracat yaptığımız ülkeler; Birleşik Krallık, Almanya, Irak, ABD ve İsrail olarak sıralandı” dedi.
ASD Lideri Zeki Sarıbekir Türkiye ambalaj kesimi 2020 yılında 5 milyar 147 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirip bir evvelki yıla nazaran ölçü olarak yüzde 12, bedel olarak ise yüzde 9 artış yakaladı. Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Lideri Zeki Sarıbekir, “Sektör olarak pandemi sürecine karşın dış ticaret fazlası vermeyi başardık.
Önümüzdeki periyotta de maksadımız ihracatımızı daha da artırıp ülke ekonomimize katkı sağlamak” dedi.
2019 yılını 4 milyar 716 milyon dolar ihracatla kapatan ambalaj bölümü 2020 yılında 5 milyar 147 milyon dolar ihracat gerçekleştirip yüzde 9’luk bir artış yakaladı. Buna nazaran 2019 yılında 2,6 milyon ton olan toplam ambalaj ihracatı 2020’de yüzde 12’lik artışla 2,9 milyon ton olarak gerçekleşti. Ambalaj bölümü ithalatı 2020 yılında bir evvelki yıla nazaran ölçü olarak yüzde 15, kıymet olarak yüzde 9 arttı.
Türkiye ambalaj dalı yaklaşık 2 milyar 28 milyon dolar dış ticaret fazlası vererek cari açığa olumlu katkı sağladı. ASD Lideri Zeki Sarıbekir, kesim ihracatında en fazla oranın yüzde 66 ile plastik ambalajda olduğunu söyledi.
“ÜRETTİĞİMİZİN YARISINI İHRAÇ ETMELİYİZ”
Ambalaj kesimiyle ilgili açıklamalarda bulunan Zeki Sarıbekir, “Sektör olarak pandemi sürecine karşın dış ticaret fazlası vermeye devam ettik. Önümüzdeki devirde de amacımız ihracatımızı daha da artırıp ülke ekonomimize katkı sağlamak. Türkiye ambalaj kesimi olarak 2020 yılında 5 milyar 147 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirip bir evvelki yıla nazaran ölçü olarak yüzde 12, paha olarak ise yüzde 9 artış yakaladık.
2020 yılında en fazla ihracat yaptığımız ülkeler; Birleşik Krallık, Almanya, Irak, ABD ve İsrail olarak sıralandı” dedi.
HAMMADDE VE KONTEYNER MESELESİNE KARŞIN İHRACATTA ARTIŞ
Kesim ile ilgili açıklamalarına devam eden Zeki Sarıbekir, “İhracatımızda plastik ambalaj yüzde 66’lık hisseyle birinci sırada, ikinci sırada ise yüzde 22 ile kağıt/karton ambalajları yer alıyor” dedi.
Kesim olarak yaşadıkları problemlere da değinen Zeki Sarıbekir şunları vurguladı: “Hammadde fiyatları tüm dünyada artıyor ve bize de yansıyor. Dalımızda plastik başta olmak üzere ambalaj gereçlerinin hammaddeleri yüklü olarak yurtdışından temin ediliyor. Bu sebeple öncelikli yapılması gereken hammadde üretimi için ülkemizde büyük yatırımlara takviye verilmesi.
Hammadde üretimine yük verecek bu cins yatırımların üreticilerin maliyetlerini de uzun vadede indireceğini ve ihracat suratını artıracağını düşünüyorum. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank’ın büyük emekleriyle hayata geçen Türkiye’nin Arabası Teşebbüs Grubu’nda (TOGG) olduğu üzere hammadde problemine tahlil olması için “Türkiye Petrokimya Teşebbüs Grubu” kurulmalı. Kamu kuruluşlarının dayanağı ve özel dalın katkılarıyla oluşturulabilir.
Özel bölümün milyar dolarlık bu yatırımlara gücü yetmez. Bizi bir ortaya getirecek güç devletimizdir. Bu sayede yüksek katma kıymetli eserler üretip memleketler arası arenada daha rekabetçi bir yapıya sahip olabiliriz. Bu bahisteki teşebbüsler için hükümetimizin ve kesim paydaşlarımızın dayanaklarını bekliyoruz.
Öbür zahmetli bir husus olan lojistikte ise konteyner bulmakta yaşanan sıkıntıların lojistik merkezlerinin oluşturulması ile üstesinden gelineceğine inanıyorum. Lakin bu noktada lojistik merkezlerinin dal bölüm ayrıştırılmasında yarar olacaktır. Hammadde ve konteyner problemine karşın bir evvelki yıla nazaran yüzde 9 artışla 5 milyar 147 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik.
Cari fazla veren nadir dallardan biri olarak meselelerin azalması ile iktisada katkımız daha da artacaktır. Ayrıyeten, Hür Ticaret Mutabakatlarının (STA) devreye girmesini önemsiyoruz. Bizim müşterilerimiz ne kadar çok ülkeye hür bir biçimde ticaretlerini yaparsa biz de onlara daha fazla ambalaj üretiriz. Bu da kesim olarak bizim ve genel olarak ülkemizin ihracatını artıracaktır.”
“AVRUPA’YA İHRACATTA KİLİT NOKTA AVRUPA YEŞİL MUTABAKATI”
Ambalaj üretiminde iki kıymetli noktanın büyük ehemmiyet taşıdığını söyleyen Zeki Sarıbekir, bunların; ‘Sürdürülebilirlik’ ve ‘Çevre’ olduğunu belirtti. Zeki Sarıbekir kelamlarını şu halde noktaladı: “Ülke iktisadına ve etrafa katkıda bulunmak için ambalajın geri dönüşümü epeyce kıymetlidir. Ambalajlar çöp değildir, bilakis iktisat yaratan materyallerdir. Üretimimizde girdi olan geri dönüştürülmüş plastiği de ithal ediyoruz.
Ülkemizin geri dönüşüm altyapısını kuvvetlendirerek bu ithalatı da kademeli olarak azaltmalıyız. Kendi atıklarımızın dönüştürülmesi ekonomimize büyük katkı yapacaktır. Bilhassa sürdürülebilirlik çerçevesinde dünya sıfır atık sistemine odaklanmış durumda. Bu noktada da döngüsel iktisada katkının ve sıfır atık yaklaşımının devamı için geri dönüşüm en kıymetli yapı taşı olarak karşımıza çıkıyor.
Sürdürülebilir bir etraf için Avrupa Yeşil Mutabakatı (European Green Deal), Döngüsel İktisat ve Geri Dönüşüm vizyonunu gündeminde tutuyor. Salgın müddetince yani belirsizliğin ve riskin arttığı periyotta bile sürdürülebilir bir etraf için gerekli hazırlıkları yapan ülkeler memleketler arası alanda da güvenilirliklerini sağlamlaştırıyor.
Avrupa Birliği de 2050’de iklim nötr gayesi çerçevesinde Avrupa Yeşil Mutabakatı’nı kademeli olarak hayata geçirmeyi hedefliyor. ASD olarak bizler de karbonsuz iktisada geçiş sürecini yakından takip edecek, üzerimize düşenleri yerine getirerek elimizden gelen dayanağı bölümümüze sunmayı sürdüreceğiz.”
NTV
