Son dakika haberi!
ABD’nin Ankara Büyükelçisi David Satterfield, İstanbul’da birtakım gazetecilere Türkiye-ABD münasebetlerini kıymetlendirdi. Büyükelçi’nin gazetecilerle birlikte gerçekleştirdiği toplantıya katılan NTV Dış Haberler Müdürü Ahmet Yeşiltepe, görüşmedeki değerli Türkiye iletilerini, NTV yayınında anlattı.
Satterfield, Türkiye’nin AB ile alakalarından, Yunanistan ile devam eden istişari görüşmelere, S-400 hava savunma sisteminden Suriye’de Amerikan askeri varlığına kadar geniş yelpazede birçok soruyu yanıtladı.
Türkiye ile yakın müttefik ve stratejik ortak tariflerine yakışır formda uzun bir geçmişe sahip olduklarını vurgulayarak, kelamlarına başlayan ABD Büyükelçisi, “Bu tarifleri gölgeleyecek öbür çeşit tarifleri kabul etmiyorum” dedi.
Buna karşın iki ülke ortasında çeşitli mevzularda farklı görüş ve yaklaşım içerisinde olduklarının da altını çizdi.
Bu farklılıkların ikili bağları zedelemesini istemediklerini belirten David Satterfield, olumlu gündemle, karşılıklı inanç ve anlayış içerisinde ilgileri güçlendirmeyi istediklerini söyledi.
“UMARIZ AB DORUĞU BEKLENTİLERİ KARŞILAR”
Büyükelçi Satterfield, iki ülke ortasındaki ekonomik bağları daha üst düzeylere çekebilmek için çaba sarfettiklerini, Türk iktisadının temel gücüne her vakit inanç duyduklarını belirtti.
25-26 Mart’ta yapılacak AB önderler tepesine değinen Büyükelçi, “AB Tepesinden Türkiye’nin beklentilerini karşılayacak kararlar çıkacağını umuyoruz”, tabirini kullandı.
Bu çerçevede, Türkiye’nin Gümrük Birliği’nin güncellenmesi talebinin AB’de karşılık bulacağını düşündüklerini söyledi.
Satterfield şöyle devam etti:
“Türkiye’nin AB ile işbirliğine büyük kıymet veriyoruz… Türkiye mülteciler konusunda ağır yüklerin altına girdi, gösterdiği iyi niyet ve dayanak tarafımızdan takdirle karşılanıyor. Avrupa Birliği, kendisi için yakın ve pahalı bir ortak olan Türkiye ile her alanda işbirliğini geliştirmeli. Biz de bu isteğimizi hem Brüksel’e hem de Ankara’ya aktarıyoruz.”
TÜRKİYE-YUNANİSTAN GÖRÜŞMELERİ
David Satterfield Türkiye ile Yunanistan ortasındaki istişari görüşmelerinin devamından büyük memnuniyet duyduklarını belirtti.
Doğu Akdeniz konusunda problemlerin giderilmesi için tarafları cesaretlendirdiklerini anlatan Satterfield:
“Dendias ve Çavuşoğlu ortasındaki görüşmele de memnuniyet verici. Tüm sıkıntılar çözülecek diyemeyiz. 62. ya da 63. Görüşmeler yapılıyor. Bu güçlü bir süreç lakin masadaki görüşmeler karşı karşıya gelmekten çok daha iyi ve olumlu olacaktır. Bu adımlar hem ABD hem de AB tarafından büyük memnuniyetle karşılanıyor” dedi.
S-400 TANSİYONU
ABD Büyükelçisi S-400’lerle ilgili başka bir başlık açtı. S-400 sıkıntısının, evvelki ABD idaresini, ABD maddelerini uygulamaya ve CAATSA yasası kapsamında yaptırımlar uygulamaya zorladığını hatırlattı.
Bunu aktarırken “ne yazık ki” sözünü kullanan Büyükelçi, “bu sorunun çözülmesini umuyor ve istiyoruz”, dedi.
Büyükelçi şöyle konuştu:
“Diyaloğa ve durumu netleştirmeye karşı değiliz. Lakin burada şahsî değil, büsbütün yasal gerekliliklerden bahsediyoruz… ABD hükümeti olarak Ocak sonundan beri (Biden İdaresi misyona başladığından bu yana) ulaşılabilecek tahlil konusunda yeni bir çerçeve ile karşı karşıyayız. 2021 yılı savunma bütçe yasası Türkiye’nin S-400’lere sahip olmamasını gerektiriyor. Bunun altını çizmek istiyorum. Bu hassas ya da zekice prosedürlerle çözülebilecek bir durum değil. Zira olay, bir hukuk sorunu. Kongre’ye karşı hesap vermemiz gereken Amerikan Maddeleri var.”
David Satterfield, diyalog sürecinin, çalışma kümeleri oluşturarak devam edebileceğini, lakin süreçte S-400’lerin Türkiye’nin ‘ben artık bunlara sahibim’ yaklaşımıyla devam edemeyeceğini vurguladı.
Büyükelçi şöyle konuştu:
“Türkiye’nin ABD’den görmek istedikleri var; F-35 programı ve patriot alımları üzere… Tüm bunlar tartışılabilir, lakin bunların hepsi S-400’lerin varlığı konusundaki duruma bağlıdır. Yani, S-400 kurallardan biridir. Biz, “Türkiye’nin elinde S-400 yok” diyebilmeliyiz”. Zira, her türlü tahlilde ABD’ maddelerine uygun olmak zorundayız. F-35 ile uyumluluk meselesinin ötesindeyiz. Açık söylüyorum; CAATSA yaptırımlarını tetikleyen S-400 sistemlerine sahip olunmasıdır.”
David Satterfield, Türkiye’nin Rusya’dan yeni S-400’ler alarak durumu kötüleştirmemesi gerektiğinin altını çizerek; “Yeni alım yapılması durumunda son derece önemli sonuçları olacaktır. Birinci yaptırımlardaki dar çerçeveli uygulamalardan çok daha tesirli adımlar atılacaktır. Bu durumda yürütme adım atmadığı taktirde bile, kongre süratlice adım atacaktır” dedi.
NTV
