Alanında önde gelen uzmanlara nazaran, ABD’li diplomatlarda ve casuslarda görülen gizemli “Havana Sendromu”na neden olan ve beyin yaralanmalarına neden olabilecek taşınabilir mikrodalga silahlar, son yıllarda Çin, Rusya ve ABD tarafından geliştirildi.
ABD KOD İSMİ MEDUSA OLAN BİR SİLAH GELİŞTİRDİ
Guardian’dan Julian Borger’ın haberine nazaran, WaveBand Corporation isimli ABD şirketi de 2004 yılında bu türlü bir silahın prototipini deniz piyadeleri için yaptı. Kod ismi Medusa olan silahın, bir otomobile sığacak kadar küçük olması ve “geçici olarak etkisiz hale getirme etkisi” yaratması amaçlandı. Araştırmanın prototip basamağının ötesine geçtiğine dair bir delil yok ve projeye ait bir rapor bir ABD donanma web sitesinden kaldırıldı.
ETİK SIKINTILAR NEDENİYLE RAFA KALDIRILDI
Proje hakkında bilgisi olan bilim insanları, insan deneylerini engelleyen etik kanıların projenin rafa kaldırılmasına katkıda bulunduğunu söyledi. Fakat, bu türlü bir fikrin Rusya, Çin ya da ABD’yi muhtemelen engelleyemeyeceğini belirtti.
Georgetown Üniversitesi Tıp Merkezi’nde nöroloji ve etik profesörü olan James Giordano, “Bu bilimin durumu, terk edilmediyse bile, çoğunlukla ABD’de nadasa bırakıldı. Lakin öbür hiçbir yerde nadasa bırakılmadı” dedi.
Birebir vakitte, ABD Deniz Harp Okulu’nda biyoteknoloji, biyogüvenlik ve etik alanında kıdemli araştırmacı olan Giordano, yaklaşık iki düzine ABD’li diplomatın Havana’da hastalanmaya başlamasının akabinde 2016 yılının sonlarında hükümet tarafından danışman olarak getirildi. Daha sonra ABD Özel Kuvvetler Komutanlığı için hangi ülkelerin teknolojiyi geliştirdiği ve neler başardıkları konusunda bir değerlendirmede yer aldı.
RUSYA, SOVYETLER BİRLİĞİ TARAFINDAN YAPILAN PROJELERİ TEKRAR KIYMETLENDİRDİ
“Eski Sovyetler Birliği’nde yürütülen çalışmaların bir kısmının Rusya tarafından tekrar değerlendirildiği ortaya çıktı” diyen Giordano, Çin’in çeşitli gereçlerin yapısını test etmek için yönlendirilmiş güç aygıtları geliştirdiğini öne sürdü.
“HERHANGİ BİR HİS OLMADAN BEYİN İŞLEVLERİNİ BOZABİLİR”
Bununla birlikte Giordano, hangi ülkenin ne cins bir aygıt geliştirdiğine dair detay vermekle vermedi, fakat yeni silahların mikrodalga frekansları kullandığını ve rastgele bir yanma hissi olmadan beyin işlevlerini bozabildiğini söyledi.
Öte yandan, birinci olarak 2016 yılında Küba’da misyon diplomatlarda görülen gizemli hastalığa neyin neden olduğuna dair çeşitli iddialar olsa da hastalığın kesin kaynağı bilinmiyor. Son olarak başşehir Washington yakınlarında Küba’da görülenlere emsal iki hadise görülmesi mevzuyu yine gündeme getirmiş, Beyaz Saray hadiseleri incelediğini açıklamıştı.
HAVANA SENDROMU NEDİR?
2016 yılından itibaren birinci olarak Küba’da daha sonra da Rusya ve Çin’de toplamda 40 kadar diplomatın mide bulantısı, baş ağrısı, baş dönmesi, hafıza, konsantrasyon, istikrar ve uyku meseleleri yaşadığına dair haberler ABD ve dünya basınında yer almış, hadiseler ağır olarak Küba’da görüldüğü için nedeni açıklanamayan gizemli hastalığa ‘‘Havana Sendromu’’ denilmişti.
Diplomatlar, istihbarat vazifelileri, askerler ve yurtdışında misyon yapan başka ABD’li çalışanlarda görülen ve beyin hasarına yol açan gizemli hastalık şimdiye kadar 130’dan fazla kişiyi tesiri altına aldı.
RUSYA’NIN HÜCUMLARDAN SORUMLU OLDUĞUNA DAİR HİÇBİR İSPAT YOK
Öte yandan, birçok ABD yetkilisi ve kurbanı taarruzların ardında Rusya’nın olduğuna inansa da, Moskova’nın sorumlu olduğuna dair şu ana kadar ikna edici bir delil yok. Kimi durumlarda, Rus askeri istihbarat (GRU) araçlarının bariz bir atak mahalline yakın olduğu bildirildi. Lakin GRU’nun ABD yetkililerini takip etmesi alışılmadık bir olay değil. Bununla birlikte, rusların mikrodalga teknolojisini ABD diplomatik misyonlarına karşı kullanma konusunda uzun bir geçmişi olduğu öne sürülüyor. Moskova’daki ABD büyükelçiliğinin 1960’larda ve 1970’lerin başında mikrodalga radyasyonuna maruz kaldığı tespit edildi, lakin bunun ardındaki niyet hiçbir vakit net olmadı.i Bu olay, ABD hükümetinin gerçeği kendi diplomatlarından sakladığı ortaya çıkınca bir skandala dönüştü.
Birebir vakitte ABD, hem lazer hem de mikrodalga tabanlı kendi yönlendirilmiş güç silahlarını geliştirmek için büyük meblağlar harcıyordu. Havana Sendromu kurbanlarından kimilerini temsil eden bir avukat olan Mark Zaid, 1960’lardan yahut 1970’lerden kalma bir CIA brifing slaydına sahip olduğunu ve dökümanın bir binanın yan binadan mikrodalga fırınlar tarafından vurulduğunu gösterdiğini söyledi. Zaid, slaytın ölen bir ajans memurunun bıraktığı ferdî eşyalar ortasında bulunduğunu açıkladı.
ABD’DE ASYALI BAYANA IRKÇI ATAK
NTV
