Ülker Bisküvi’den Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) gönderilen açıklamaya nazaran, 2020 yılında cirosunu 9,4 milyar TL’ye ulaştıran şirketin, FAVÖK’ü yüzde 24,4 artışla 1,6 milyar TL olurken, ihracat ve yurt dışı operasyonlarının hissesi ise yüzde 50,1’e yükseldi.
Ülker Bisküvi CEO’su Mete Buyurgan, salgınının yaşandığı süreçte stratejik bir kesim olarak üretimi aralıksız sürdürerek iktisadın çarklarının dönmesine takviye olduklarını belirtti.
Bu süreçte önceliklerinin insan sıhhati olduğunu aktaran Buyurgan, çalışanlarının ve ailelerinin sıhhati için fabrikalar dahil olmak üzere tüm çalışma alanlarında hijyen önlemlerini üst seviyede uyguladıklarını bildirdi.
Ülker Bisküvi CEO’su Mete Buyurgan Buyurgan, Türkiye’deki tüm fabrikalarının Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından verilen TSE Covid-19 İnançlı Üretim Belgesi’ni aldığını belirterek, “Türkiye’de ve faaliyet gösterdiğimiz tüm coğrafyalarda sürdürülebilir büyümemiz devam ediyor. Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya pazarlarında konumumuzu güçlendirdik. Türkiye operasyonları yüzde 18,6, ihracat ve yurt dışı operasyonlarımız 2020’de yüzde 23,4 büyüdü. Orta Asya’ya açılan kapımız Kazakistan’da da satışlarımız rekor seviyede arttı” tabirlerini kullandı.
Tüketicileri inovatif eserlerle buluşturmaya 2020’de de devam ettiklerini lisana getiren Buyurgan, şöyle devam etti:
“Tüm kategorilerde 70’in üzerinde yeni eserimiz raflarda yerini aldı. Son 3 yılda yeni eserlerimizin satışın içindeki hissesini önemli oranda artırdık. İnovasyonlarımız şirketin büyümesinde itici güçlerden biri haline geldi. 2020 yılının birinci yarısında toplam 7 milletlerarası bankanın ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın (EBRD) iştirakiyle toplam 455 milyon dolar fiyatında kredi mutabakatı imzaladık.
Yılın ikinci yarısında da 1,8 milyar dolar taleple 28 ülkeden 130’dan fazla memleketler arası yatırımcının iştirakiyle gerçekleştirdiğimiz 650 milyon dolarlık birinci tahvil ihracıyla, dünyadaki şiddetli ekonomik kurallara karşın, şirketimize milletlerarası yatırımcılar tarafından uzun vadeli finansman sağlandı. Bu hem ülkemize hem de şirketimize olan itimadın göstergesi oldu. 2020’yi güçlü bir bilanço ve 9,4 milyar TL ciroyla kapatmayı başardık. Konsolide FAVÖK marjımız bir evvelki yıla nazaran yüzde 16,7’den yüzde 17,2’ye ulaştı.”
YATIRIMLAR DEVAM EDECEK
Fabrikalarda tesis suramı, kapasite artırımı, verimlilik çalışmaları, üretim sınırlarının yenilenmesi üzere alanlarda daima yatırım yapıldığını, israfsız şirket modeliyle çalışırken toplumla, paydaşlarıyla birlikte büyümeyi ve güçlenmeyi merkeze alarak faaliyet gösterdiklerini kaydeden Buyurgan, “2020’de 183 milyon TL’lik yatırım yaptık. 2021’de de dijitalleşmenin verdiği güç, yeni yatırımlar ve inovasyonlarla, ülkemizin kalkınma amaçlarına dayanak olurken bulunduğumuz tüm pazarlarda güçlü pozisyonumuzu ve liderliklerimizi devam ettireceğiz. Önceliğimiz faaliyetlerimizin ağırlaştığı pazarlara daha fazla odaklanarak pazar hissemizi artırmak” değerlendirmesini yaptı.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK GAYELERİ UZUN VADELİ
Buyurgan, şirketin sürdürülebilirlik çalışmalarının gerek ulusal gerekse memleketler arası platformlarda takdir gördüğünü belirterek, 2015’ten bu yana Borsa İstanbul Sürdürülebilirlik Endeksi’nde, 2016 yılından bu yana da global sürdürülebilirlik endeksi FTSE4Good Gelişmekte olan Piyasalar Endeksi’nde yer aldıklarını hatırlattı.
Milletlerarası derecelendirme kuruluşu S&P Küresel tarafından hazırlanan, bölümlerinde etraf, toplumsal ve yönetişim performansları en iyi şirketlerin listelendiği Kurumsal Sürdürülebilirlik Değerlendirmesi’nde (The Sustainability Yearbook 2021) yer almanın memnunluğunu yaşadıklarını vurgulayan Buyurgan, dünya genelinde, 61 dalda 7 bin şirketin değerlendirildiği listede birinci 631 şirket ortasında yer aldıklarını, besin eserleri (food products) kategorisindeki küresel 20 şirket ortasındaki birinci ve tek Türk şirketi olduklarını bildirdi.
“HAMMADDELERİN YÜZDE 98,9’UNU BİTMİŞ ESERE ÇEVİRME ORANINA ULAŞTIK”
Buyurgan, sürdürülebilirlik çalışmalarının uzun vadeli amaçlarla yönetildiğini kaydederek, şunları kaydetti:
“Salgın şartlarında, sürdürülebilirlik konusunda bugüne kadar attığımız adımların ne kadar kıymetli olduğu bir sefer daha anlaşıldı. İklim değişikliği, besinin israf edilmemesi ve korunması önceliklerimiz ortasında yer alıyor. 2014’ten bu yana karbon salım artışı olmadan büyüyoruz. Birinci seferde hedeflenen kalitede üretiyor ve kayıpları kaynağında önlemeyi amaçlıyoruz. Sıfır atık gayesiyle çalışıyoruz, 2020 yılında toplam atıklarımızın yüzde 91’ini geri dönüştürdük. Hammaddelerin yüzde 98,9’unu bitmiş esere çevirme oranına ulaştık. Bu oranın besin dalında dünya genelinde en iyiler ortasında olduğunu görüyoruz.”
Sürdürülebilir ambalaj yol haritalarını belirlerken kullandıkları gereç, tedarik kuralları ve yetkinliklerinin, fabrikalarındaki dolum çizgileri ve sevkiyat şartlarının kıymetli rol oynadığını lisana getiren Buyurgan, “Ambalaj materyali olarak, kağıttan sonra en çok kullandığımız plastik materyallerde, azaltma çalışmalarımız devam ediyor. 2020 yılında 660 ton daha az kağıt, 536 ton daha az plastik kullandık.
2025 yılında kullandığımız tüm plastik gereçlerin, geri dönüştürülebilir yahut tabiatta çözünebilir, kompostlanabilir olmasını hedefliyoruz” sözlerini kullandı.
NTV
